28 Nisan 2008 Pazartesi

28.04.2008: Tohumlarımı Ektim

Daha fazla bekletmedim...

Gruptan ses seda çıkmayınca, -her ihtimale karşı- suya koyduklarımı ve kuru tuttuklarımı* ayrı ayrı ektim, fıs fısladım ve (rehberde yazılanları temel alıp) üzerine bir naylon geçirip loş bir yere aldım... bol bol da fotoğrafladım :)... yakında paylaşacağım...

*bu arada, Album-I'in sonunda aradığım cevap varmış :) kendi yaşadığımdan çıkardığım sonuç ile birleştirince söyleyebilirim ki; ıslanmış tohumlar şaşır şaşır oluyorlar ve bir türlü kendileri için hazırlanmış yuvalarına gitmek istemiyorlar... halbuki poşetlerinde uslu uslu bekleyen kuru tohumlar hiç itirazsız ve üzmeden yuvalarına kuruldular :) yine de; sulanmış/kuru tohumun (ekimindeki bu farklılık dışında) bir ayrımının olup olmadığının cevabını, ilk günyüzüne çıkacak gruptaki verecek (tabii daha önce bir bilen çıkıp paylaşmazsa)...

sevgiler

27.04.2008: Emine Yalçın'a Teşekkür

Aşağıda okuyacağınız yazı, Emine Yalçın'a hem tohumlarımla buluşmasına vesile olduğu için ve hem de 2008 Toplantısı'ndaki izlenimlerini çok açık ve geniş bir şekilde bizlerle paylaştığı için bir teşekkür ve imkân bulmuşken de, 1-2 soru sormak için şuradaki yazıya cevap olarak yazıldı...

"merhaba,

yeni üyeyim ve bu blogdaki her yazıyı bir kaç defa okudum büyük bir merakla... çünkü "önce teorik olarak bilgilenmek, ileride olabilecek muhtemel sorun veya soruların cevaplarını satır aralarında bulup hafızaya almak veya kağıda döküp, dosyalamak ve sonra uygulamak" gibi bir yol haritam vardır...

2008 toplantısındaki izlenimlerinizi paylaştığınız için teşekkür ederim, sanki ben de oradaymışım gibi hissettim yazdıklarınızı okuyunca ve bütün paylaşımlardan faydalandım sayenizde...

*evde gübre yapma işine bayıldım, acaba şimdiden başlasak da olur mu, yani minimum ve maksimum süre nedir acaba bu oluşum için?

*bana gelen tohumların kargo göndereninde sizin adınız vardı:)) sabırsızlanıyorum onları torf ile buluşturmak için ama şansa bak ki, havalar inanılmaz soğudu, geçen hafta 30'ları gösteren sıcaklık, 12'lerde şimdi:(( bekleyip havalar ısınınca mı ekmeli, yoksa ekip yanında elektrikli soba falan mı yakmalı (güneş ışığı yerine de mesela odanın ışığını-florasan mesela- açık bırakmalı)??? hatta en önemlisi, okuyorum da mart'da ekmiş çoğu PDA'cı tohumlarını, geç mi kaldık:(((

*Mehmet Bey, tohumlarını önce 2 gün suda beklettiğini sonra ektiğini yazmış, her yazıyı bir kaç kere hatim ettim neredeyse ama atladım mı bilemiyorum, öyle birşeye rastlamadım... bu doğru mudur yoksa kargodan alır almaz ekme işini yapmak da sağlıklı mıdır?

iyi haberlerde buluşmak dileğiyle, saygılar "

26.04.2008: PDA Google Group'a ilk Mesaj

Merhaba,

Ben de tohumlarıma kavuştum, çok mutlu ve bir o kadar da heyecanlıyım:)) Lütfen çok acil yanıtlar mısınız?

Mehmet Ağaçbüken'in belirttiği gibi tohumları 2 gün suda bekletmeli miyiz yoksa hemen torfla buluşturmalı mıyız? Ben bir kısmını -her ihtimale karşı- suya koydum diğerleri geldikleri poşette bekliyorlar, sizden gelen cevaba göre işlem görecekler.

Şimdiden teşekkür ve saygılarımla...

25.04.2008: Başlangıç...

PDA'nın manifestosunu kabul edip üye olmam ve içinde Emine Yalçın tarafından gönderilmiş tohumlarımın olduğu kargonun elime geçmesi (25.04.2008) arasında öyle az zaman var ki...

"Heirloom" ("Evladiyelik") Pembe Domates Tohumu
İlk Kaynak: Aadapazarı-Geyve Köyü- Doğal pembe Domates(10 yılı aşkın süredir aynı tohumlardan üretim yapılıyor)
Tohum Alma ve Fide: Ahmet ERGÜN 2006
Bu Tohumların Kaynağı: Ahmet Ergün ve arkadaşının bahçesi
Tohum Alma: Ahmet ERGÜN 2007

Çok heyecanlıyım.

Merhaba

Tüm "Pembe Domates" sevenlere ve bu serüvende buluşanlara, yürekten merhaba...

Benim serüvenim İstanbul'da başladı, Darıca'da devam edecek... İsim bu yüzden "PDA-İstanbul ve Darıca"... Umarım bu yer değiştirme benim pembelerim için bir olumsuzluk taşımaz ama elimden de gelen birşey yok maalesef :( Okulların kapanmasıyla beraber "Pembe Domatesler"im de bizimle Darıca'ya göç edecek.

Her türlü gelişmeyi ve güzelliği paylaşmak üzere burada olacağım...

Esenlik dileklerimle, ipek